Sana Saraylar Vadetmedim// Seçil Türkkan ile söyleşi

halka sanat projesi, 19-28 Åžubat 2013 tarihleri arasında “Sana Saraylar Vadetmedim” isimli sergiye ev sahipliÄŸi yaptı. Kadıköy’de yer alan halka sanat projesi'nde hem kolektif iÅŸler yapılıyor, hem de ‘sanat alemi ruhunu’ ÅŸehrin Avrupa’dan Anadolu yakasına taşıyor oluÅŸu da varlığıyla ve dertleriyle ilgili gediÄŸe koyduÄŸu bir diÄŸer taÅŸ. halka sanat projesi direktörleri Ä°pek Çankaya, Sezgi Abalı Attal, Zeynep Çelebi ile hem halka sanat projesi’ni hem de ‘Sana Saraylar Vadetmedim’ sergisini konuÅŸtuk.

 

- Öncelikle 'Halka Art' mı 'Halka Art' mı? Ä°kisi birden mi?

Ä°lk önce halka sanat projesi (küçük h, küçük s ve küçük p ile) bir ifade biçimi ve tavır olarak özellikle yaptığımız bir tercih. Tabii yazışmalarda oldukça zorlanıyoruz, yazı programları her seferinde bizi düzeltmeye çalışıyor.

Bir yandan çok istemesek de, halka art project de dememiz gerekiyor çünkü uluslararası bir sanatçı deÄŸiÅŸim programımız var ve bu ÅŸekilde gelen sanatçılara sadece halka’nın ne anlama geldiÄŸini açıklıyoruz.

Öte yandan “halk için” anlamına da gelmekle birlikte “halka” sembolik bir anlam da taşıyor. Daha yolun başında halka’nın manifestosunu yazarak niyetimizi ortaya koyduk aslında.

halka tamdır, bütündür, köÅŸeleri yoktur.

Başladığı yerde biter, bittiği yerden yeniden başlar.

Büyük zincirin bağımsız bir parçasıdır; istenirse baÅŸka zincirlere eklemlenebilir.


Ayrı ayrı parçaları bir arada tutar; içine alarak büyür, içindekilerle halka olur.
Yarattığı etki kendini aÅŸar, daha büyük halkalar oluÅŸturur.

Gösterdikleriyle var olan sanat ortamına yeni bir görüÅŸ alanı ekler.
halka açık, halka sanat projesi

- Nasıl bir derdi var?

halka sanat projesi kâr amacı gütmeyen, kültür ve sanat üretimi yapılan, bağımsız bir sanat oluÅŸumudur. AraÅŸtırmaya, üretime, sergilemeye, paylaÅŸmaya odaklı uluslararası bir merkez olmak hedefiyle yola çıkmıştır. DüÅŸünsel ve yaratıcı üretim sürecinde gereksinim duyulan destek, kaynak ve esini saÄŸlamayı hedefleyen bağımsız bir organizasyon olan halka sanat projesi yerli-yabancı sanatçı, küratör ve teorisyenlere araÅŸtırma ve üretim olanakları oluÅŸturmak; kültür-sanat izleyicisinin sergiler, sanatçı konuÅŸmaları, atölyeler, seminerler, söyleÅŸiler ve stüdyo ziyaretleri aracılığıyla yaratıcı süreci deneyimlemesine, bu sürecin açılımlarına katılmasına alan yaratmak amacıyla Mayıs 2011’de baÅŸlatılmıştır. Bugün itibariyle yürütücüleri Ä°pek Çankaya, Sezgi Abalı Attal ve Zeynep Çelebi’dir. Günümüz kültür ve sanatının sadece sergilenmesine deÄŸil, fikirsel ve uygulamaya yönelik üretimine de fırsat verir, bu alandaki uluslararası iÅŸbirlikleri ve projelere gerekli koÅŸulları saÄŸlar. halka sanat projesi sadece bir galeri, rezidans, arÅŸiv, uygulama ya da eÄŸitim merkezi deÄŸil bir buluÅŸma noktasıdır.

- Rezidans Projesi yapıyorsunuz, bunun sanatçı ve sanata nasıl bir katkısı var?

Rezidans Programı, halka sanat projesi’nin kendisine gelen baÅŸvuruların deÄŸerlendirilmesi sonucu seçilen sanatçı, küratör ve teorisyenleri kendi mekanında 2 hafta ile 3 ay arasında deÄŸiÅŸen süreler için konuk etmesiyle baÅŸlar ve amacı farklı disiplin ve kültürlerden gelen katılımcılara, yaratıcı süreçlerinde ihtiyaç duyacakları zamansal ve mekânsal boÅŸluÄŸu saÄŸlayarak, düÅŸ(ün)sel açılımlarda bulunabilmeleri adına bir izolasyon ve konsantrasyon merkezi olmaktır.

Program, konuk katılımcılarının yerel kültür sanat aktörleriyle iletiÅŸime geçmelerine, fikir paylaşımında bulunmalarına, ortak proje oluÅŸturmalarına destek olur. Uluslararası proje ve iÅŸbirliklerine zemin saÄŸlar. Bu baÄŸlamda, uluslararası rezidans aÄŸlarından bazılarının üyesiyiz ve sanatçının özgür dolaşımını desteklemeye çalışıyoruz.

Rezidans programı bir kültür ithali olmanın ötesine geçerek, yerel ile uluslararasını yeni paylaşım ve ortaklıklarda buluÅŸturmayı hedefliyor ve programa katılan sanatçı ve teorisyenlerle bu doÄŸrultuda sergiler düzenliyor, halka açık sanat konuÅŸmaları, seminerler, söyleÅŸiler, atölyeler ve gösterimler gerçekleÅŸtiriyoruz.

- Nasıl projeler yapıyorsunuz?

Ä°ki genel baÅŸlık altında toplarsak uluslararası ve yerel projeler yapıyoruz. Rezidans programı Ä°stanbul’da belli bir sure yaÅŸayıp, kenti deneyimleyip, araÅŸtırıp, üretmek ve paylaÅŸmak isteyen uluslararası sanatçılara ve teorisyenlere bu olanağı saÄŸlıyor. BaÅŸlangıçtan bugüne kadar Kolombiya, Almanya, Brezilya, ABD, Avusturya, Ä°ngiltere, Kanada, Slovenya, Meksika, Avustralya ve Tayvan’dan 20’ye yakın sanatçıyı 3 hafta ile 3 ay arasında deÄŸiÅŸen sürelerde misafir ettik ve birlikte sergiler, sanatçı konuÅŸmaları, workshoplar gerçekleÅŸtirdik.

- Neler planlıyorsunuz?

Öncelikle günümüz sanat pratiklerine yönelik, paylaşımla büyüyen ve izleyiciden çok katılımcı üreten ve onları sürece dahil eden projeler planlıyoruz. Sergiler ve performanslar dışında atölye çalışmaları da yürütüyoruz, örneÄŸin Sinema ve Görsel Anlatılar atölyesi gibi.

Bunun dışında tasarımcılara açık “Kabine Nadire” markası altında geliÅŸen, kendin-yap atölyelerini yaygınlaÅŸtıran bir diÄŸer çalışma alanımız daha var.

Åžu anda bir de Åžubat 23 itibariyle permakültür toplantılarına ev sahipliÄŸi yapmaya baÅŸlıyoruz. Sürdürülebilir yaÅŸamı destekleme ve toplumsal fayda adına toplantılar, atölye çalışmaları ve bir dizi etkinliÄŸe ev sahipliÄŸi yapmaya baÅŸlıyoruz. Bu çalışmalar Kadıköy yakasında ilk kez yapılmaya baÅŸlanıyor.

- 'Sana Saraylar Vadetmedim' nasıl ortaya çıktı? ve içinde bir çok sanatçı var, iÅŸler birbirini nasıl tamamlıyor?

halka sanat projesi ÅŸimdiye kadar rezidans programı aracılığıyla Ä°stanbul ve Türkiye dışında yaÅŸayan sanatçılar için kısa süreliÄŸine “ev” rolü üstlendi hep. Bu evde düÅŸünüp, üretip, izleyiciyle ve dinleyiciyle buluÅŸup, sergiler düzenlediler. Sergi salonunun üst katında duÅŸ alıp, bahçeye inip yemeklerini yedikten sonra, odalarına çekilip uykuya daldılar!! Onlar bunu sevdikleri için baÅŸka bir ülkede bir rezidans programına katıldıklarını söylediler her seferinde...halka sanat ÅŸimdi de Ä°stanbullu sanatçılara açsa kapılarını ve onlara bu “ev” meselesini düÅŸündürtse, çaÄŸrışımlarını geniÅŸletse, birlikte üretilip sergilenen bir ev olsa bu...diye düÅŸündük. Ä°sterlerse sergiye hazırlık süreci boyunca “ev” de kalabileceklerini söyledik başından beri. Kalanlar da oldu...

- Ev kavramına sıkışmışlığa da vurgu yapan bir tarafı var gibi geldi bana gezerken. EÄŸer öyleyse sanat alanlarının 'ev'lere, kapalı alanlara daha çok 'ait gözükmesi' ile ilgili ne söylersiniz?

Kendi mekanımızdan yola çıkarak bu sergiyi geliÅŸtirdik, daha doÄŸrusu mekanı sanatçıların kullanımına açtık ve ev kavramına yorum getirmelerini istedik. Sıkışmışlık duygusu sanatçı iÅŸlerinden alınmış bir his olabilir bu da sanatçıların getirdiÄŸi yorumlardan bir tanesi olarak vurgulanan noktalardan biri denebilir.

Sanat alanlarının evlere, kapalı alanlara daha çok ait gözükmesi, yerleÅŸik kurumsal yapıların Türkiye’deki gücü ve etki alanıyla ilgili. Yoksa tabii ki sanat kamuya aittir ve kamusal alan toplumsal olarak çok önemlidir. Bu alanda yapılan her mücadele, her paylaşım, atılan her adım deÄŸerlidir ve toplumsal üretim ve paylaşım yapanlarca savunulması gerekir.

- Ä°nsanlar size bir proje için baÅŸvurabilir mi?

Evet tabii baÅŸvurabilir. Bu yüzden internet sitemizde rezidansa baÅŸvurunun yanı sıra, proje fikri baÅŸvurusu ve portfolyo paylaşımı bölümleri açtık. Özelikle yeni kuÅŸakların paylaşımından büyük heyecan duyuyoruz. Yeni proje, sergi, performans, atölye fikirlerini paylaÅŸmak ve bizimle yürütmek isteyenler bize her zaman sitemiz aracılığıyla ulaÅŸabilirler!

halka sanat projesi ekibi: Ä°pek Çankaya, Sezgi Abalı Attal, Zeynep Çelebi, Ceren Kartal, Gözde Güngör, Hande BaÅŸargün

Röportaj: Seçil Türkkan