Mekan Ruhuna Yolculuk

halka sanat projesi 8 Eylül- 6 Ekim 2019 tarihleri arasında küratörlüğünü Bahar Güneş ve Öykü Demirci’nin üstlendiği Mekan Ruhuna Yolculuk sergisine ev sahipliği yapıyor. İpek Çankaya'nın yazdığı kavramsal çerçeveden hareket eden sergi, Doğu Çankaya, Ece Gökalp, Gözde İlkin, İhsan Oturmak, İpek Çankaya, Richard Bartle ve Yasemin Özcan’ın resim, fotoğraf, yerleştirme ve heykellerini bir araya getiriyor.
 
Serginin Kavramsal Çerçevesi ÅŸöyle:
Kültür sosyolojisinde en geniÅŸ tanımıyla kültür “bütün yaÅŸam biçim” olarak algılanırken, daha özelleÅŸmiÅŸ ama daha ortak kabul gören tanımında “sanatsal ve entelektüel etkinlikler” olarak ifade edilir. Raymond Williams’a göre kavram, geleneksel sanatlar ve entelektüel üretim biçimlerinin ifadesi olmaktan çıkarak, bugün bu geniÅŸlemiÅŸ alanı kurgulayan, sanattan felsefeye, dilden gazeteciliÄŸe ve diÄŸerlerine kadar bütün bir “imgesel pratikler”i kapsar hale gelmiÅŸtir. 
 
Kültürün sanatla olduÄŸu kadar tarihle, antropoloji, arkeoloji ve coÄŸrafyayla yakından bağı yadsınamaz. Mekân Ruhu-Akdeniz Yazıları adlı eserinde, Lawrence Durrell; kültür, insan, çevre iliÅŸkisini “Bizler genellikle “kültür”ü insan iradesinin yarattığı bir çeÅŸit tarihsel örüntü olarak görürüz, benim için bu artık kesin bir doÄŸru deÄŸil” sözleriyle farklı bir boyuta taşır. Durrell, insanların kültürel üretimlerinin yaÅŸadıkları mekânın ruhunu taşımaktan öteye geçtiÄŸini belirtir. Mekân ruhu, insana öyle bir iÅŸler ki, yapıtlar ve onu üreten insanlar, içinde bulundukları (üretildikleri) mekânın imzasını taşırlar. Bu mekân bir coÄŸrafyadır. Kent ya da kırsal olabilir. Ama hem tarihtir, hem bugündür. Hepsi arasında bir baÄŸdır. Durrell bu durumu mekânın baÄŸlayıcılığı olarak adlandırır. Mekân üç boyutunun ötesinde algılanmaya baÅŸlamasıyla kiÅŸiyi bir zihinsel sürece yönlendirerek mekân ruhunun temsil ettiÄŸi bütünü ve ÅŸeyi bulmaya yönlendirir.
 
Dünya bu kadar savaÅŸ, yıkım, istila, yer deÄŸiÅŸtirme ve iç içe geçme gördükten sonra taşıdığımız yerel ya da ulusal özelliklerin saf ve ırksal olduÄŸunu iddia etmek mümkün mü?
Durrell’e göre yerel karakter ve insan peyzajın ifadesidir, kuÅŸaktan kuÅŸaÄŸa aktarılan kalıcı öÄŸe peyzajın doÄŸasında mevcut olan ve yok olmayan kendini ifade yeteneÄŸidir. Ä°nsan doÄŸanın bir parçası olarak onun enerji  alanında ve döngüsünde yaÅŸar. Bu bilgi insanda deÄŸiÅŸtirilemez bir bilinçle yer alır. DoÄŸa yasalarının ve doÄŸal peyzajın içinde aktarımda bulunan bir araca dönüÅŸür insan.
 
Yaratıcı insanın peyzajla olan iliÅŸkisi ise özellikle ilginçtir. Durrell’in ifadesiyle “Bu açıdan bakıldığında yolculuk herkes için - ama en çok da kök salacağı, yaratıcılık yeteneÄŸini kullanacağı besleyici topraklar arayan sanatçı için- çok önemli bir tür sezgi bilimi haline gelir.
Herkes kendi “baÄŸlaşıklarını” böyle bulur -kafasının birden fikirlerle dolup taÅŸtığını hissettiÄŸi peyzajlar vardır; ruhunun yarısının uykuya daldığı ve kalem kâğıt düÅŸüncesinin bile midesini bulandırdığı baÅŸka peyzajlar.”  
 
Peki, ya bu yolculuk sonucu, bir sanatçı bir yerle derinden baÄŸlandığını hissedip orada kök salarsa ne olur? Üretimlerinde mekânın ruhu ve peyzaj deÄŸerleri kendini nasıl belli eder?
Ä°nsanlar yaÅŸadıkları peyzajın yansımalarıysa bu yansıma sanatsal üretimlerde nasıl ortaya çıkar? Renkleri, malzemesi, duygusu, sorusu, araÅŸtırma konusu ya da diÄŸer kurucu nitelikleri nasıl deÄŸiÅŸir?
 
Bu noktada peyzajın anlamına bir parantez açmak yerinde olabilir. Durrell orijinal metninde peyzajı landscape kelimesiyle ifade eder. Kelimelerin dilden dile aktarımında oluÅŸan farklılıklar ve anlam deÄŸiÅŸmeleri göz önüne alındığında Mekân Ruhuna Yolculuk sergisi peyzajı coÄŸrafya geleneÄŸindeki yeriyle ele almaktadır. Birçokları coÄŸrafyanın aslında yerlerin karakteri, mekânsal organizasyonu, farklılıkları ve benzerlikleri üzerinde durması gerektiÄŸi konusunda hemfikirdir. W.D. Meining’e göre bu anlamda her peyzaj kendine özgü karakteri olan bir yer olarak kabul edilebilir. Bu anlamıyla da kendine özgü karakteri olan yerin Durrell’in bakış açısında insanın kurucu öÄŸesi olarak ele alınması anlamlıdır.
 
Mekân Ruhuna Yolculuk, Durrell’in bakış açısından yola çıkışla bir mekânın bir yapıt üzerindeki etkilerini tartışır. Mekân ruhunun kültürün çeÅŸitli katmanlarını beslediÄŸi ve uzun soluklu bir yolculuÄŸun belirleyici olduÄŸu üretimleri bir araya getirir. Bu yolculuk kısa dönemli yer deÄŸiÅŸtirmelerden farklı olarak bir yerin köklerine inme ya da kök salma anlamı taşır. Bir mekândaki görünmez kalıcılığın, mekânla özdeÅŸ yaÅŸayan ve artık kendisi de mekânın bir ifadesi haline gelen sanatçıların iÅŸlerinde kendini dışa vuruÅŸ biçimlerini araÅŸtırır. 
 
Sergi Açılış: 08 Eylül Pazar, 19.00
Mekan: halka sanat / galeri
Ziyaret: 08 Eylül - 06 Ekim 2019, Pazartesi hariç her gün, 12.00 – 19.00